Sunday, April 28, 2013

Hamilelik 23. Hafta

Bu hafta ne doktor kontrolümüz, ne de eğlenceli bir bebek alışverişimiz var. Aksine iki adet duygusal olayım var sizinle paylaşabileceğim. İkiside öğrencilerim ile alakalı. 
Hamileliğimin başından beri kafamı kurcalayıp duruyordu, acaba sınıfa girip ilan etmeli mi, yoksa onların anlamalarını mı beklemeli..? Girip söylersem, bana karşı daha anlayışlı olacaklarını savunan bir kesim vardı etrafımda. Ama zaten o kadar tatlılar ki.. Bana bir zararları yok ki ..
'Bence paylaşmalısın, bu senin heyecanın' diyen bir diğer kesim ise haklıydı.. O mu bu mu derken onların farketmelerini beklemeyi tercih ettim. Bu da neredeyse imkansızdı, çünkü karnım bir türlü çıkmıyor, azıcık şişkinliğim olsa bile bunu tayt ve bol gömlekler ile kapatıyordum. 
Sonunda bebek 4 aylık olduğunda facebookta ve twitter'da tatlı bir 'It's a boy' ayıcığı ile paylaşmaya karar verdim. Tabi Tweetlerimi takip etmedikleri halde düzenli olarak girip karıştıran minik fareleri unutmuştum.
Ertesi gün sınıfa bir girdim 'Congraaattttssss' diye bağırıyorlar. Mecbur yüzleştik tabiki. 
'Niye söylemediniz?' dediler.
'Siz nasıl farketmediniz?' dedim, gülüştük. Meğer bir tane Twitter faresi öğrenip sınıfın WhatApp mesajlaşma grubundan yaymış herkese.. :) 
Tabi ağızları sıkı durur mu, hemen bütün okula yaydılar. Haklılar, benimde hocam hamile olsa heyecandan ölürdüm. 
Aynı gün baktım diğer sınıfımdan ses yok, utandılar sıkıldılar, tebrik edemediler. Ne yapsınlar bilemediler. 
Aradan neredeyse 2 ay geçti, benim karın artık gözle görülür biçimde çıkınca baktılar bu iş olmayacak, işe koyuldular. 
Bir sabah ofisime çıktım ki .. Masamda GeBe Mağzasından alınmış bir hediye ve yanında bir kart. 
Dünya tatlısı bir hamile t-shirt'ü. Şu önünde komik şeyler olanlardan. Ve bir kart. 
Önce kendini ne kadar şanslı hissettiğini, çünkü bu ne onun hocası olduğumu, sonra ingilizcesinin ne kadar ilerlediğini anlatarak teşekkürlerini sunuyor. Sonra da sıra bebek tebriğine gelince bebeğin ne kadar şanslı olduğunu çünkü benim gibi bir annesi olacağını yazıyor ve ekliyor..
'Bizlere bu kadar canayakın davranan bir öğretmenin anneliği de eminim mükemmel olur.'
O an göz yaşları deliler gibi süzülmeye başlıyor gözlerimden. Tutamıyorum. 
Belki de ilk defa biri benim ne kadar güzel bir anne olacağımdan bahsediyor. Hiç düşünmemiştim bunu daha önce. Sahi ben iyi bir anne mi olacağım? 
Sınıfta öğrencilerime bağırdığım çok nadir görülmüştür, ancak çok cinnet geçirmem gerek. 
Eğer beni kızdıracak bir şey yapılmışsa bir bakış atmam yeter normalde. Sahi Sarp'ta bir bakışımla yaramazlığı kesecek ve yine de benim ne kadar mükemmel bir anne olduğumu düşünecek mi? 
Göz yaşlarım hala akarken öğrencime bir e-mail yazıyorum. O gün derse 2-3 dakika erken iniyorum sırf onu bulup sarılabilmek için. 
Süprizlerim bununla da kalmıyor. Ertesi gün derse girer girmez yine bizimkilerde bir hareketlilik. Ne oluyor dememe fırsat kalmadan bu sefer snıfça aldıkları hediyelerini veriyorlar bana. 
Dünya tatlısı bir bebek tulumu, winnie the pooh karakteri var üzerinde... Ve CD'ler.. Biri hamileyken bebeğe dinletmek için, diğeri doğduğunda dinletmek için. Mozart'lar, Vivaldi'ler, Bach'lar.. 
Canlarımın duyarlılığına inanamıyorum. Görünmez bağımızın aslında ne kadar güçlü olduğunu düşünüyorum. 10 senedir ne güzel hazineler biriktirmişim aslında.
Hamile hormonlarım da hazır tavan yapmış ve sulu göz bir halde ortalıkta gezinirken bu düşünceli davranışlar beni iyice duygusal ve ağlak bir hale sokuyor. 
Ah ne olacak benim bu halim :) 
Ağlamadan doğurabilecek miyim acaba? :)
Okulun kapanmasına 7 hafta kala, kendimi yorgun argın ama her şeye rağmen mutlu hissediyorum. 

Geçen gün yaptığım bir panik hariç.
Ayakkabılarımı bile giyememeye başladığım şu dönemde kara kara yaz aylarını düşünmeye başladım. Sıcaklar vuracak, karnım iyice büyüyecek ve klima karşısında yatmaktan başka bir işe yarayacak mıyım acaba? Nasıl bekleyeceğim doğumu? 
Arkadaşlarımın dostlarımın moralleri sağolsun, beni yalnız bırakmayacaklar umarım.. 

Bizden havadisler bu haftalık ta bu kadar.. Sarp'ta bütün blog yazısı boyunca tekmeledi durdu, malum artık hayatımız 'Ah tekmeledi, bak vurdu, heh uyandı' üzerine kurulu. :)
Sevgiler.. 
irem 













1 comment:

  1. Merhaba, Mutsuz ve Doyumsuz Bayanlar Adana ve çevresinde yaşayan, Reel birliktelik düşünen, Gizlilik ve Güven İçerisinde İlişki Arayan Seks'te Sınır Tanımayan ve Ne İstediğini Bilen Doyumsuz Bayanların Mesajını Bekliyorumm
    0545 352 25 52 Özele Açık ! Skype™: Dost_erkek01 Whatsapp var

    Merhaba, Evli Çiftler Eşi için Büyük ve Kalın Düşünenler.. ( Fotoğraf ispatlı ) Eşinizin Mutluluğuna Engel Olmayın 0545 352 25 52 Özele Açık! Whatsapp Var Skype™: Dost_erkek01 Not:Tek Erkeqim.. Deneyimim var.

    Merhaba, Grup seks fante*zisini gerçekleştirme düşüncesinde olan Kararlı Samimi Paylaşıma Açık Gizliliğe Önem Verenler

    * Evli Çiftlere 3.TEK ERKEĞİM!

    * Kocasının yanında bir başka tene dokunma arzusu olan

    * Tost olmayı arzulayan bayanlar

    * Karısı gözlerinin önünde başka bir tene dokunurken aldığı hazzı görmek isteyenler beyler

    * Sizi tanıyan sizin hassasiyetinizi bilen gizliliğe önem veren deneyimli güvenilir sırdaş samimi dost olarak tanışmak isteyenler

    * 0545 352 25 52 Özele Açık ! Skype™: Dost_erkek01 Whatsapp var

    ReplyDelete